Bursa Kitaba Doydu

Zaman takibi ne kadar zor, değil mi?

2025’in dördüncü ayı da göz açıp kapayıncaya kadar tamamlanıp, yerini Mayıs’a bıraktı bile.

Gündem her zamanki gibi dolu, bir gözümüz hep haberlerdeydi.

Ancak benim için Nisan ayı kitaplarla geçti diyebilirim.

Katılımcı olarak 12 Nisan’da 22. Bursa Kitap Fuarı’nda iken hemen ardından 21 Nisan’da kendimi Kestel Kitap Günleri’nde buldum.

İki etkinlikte de önceki senelere göre farklı bir uygulamaya gidilmesinin ise hem katılımcılar hem de ziyaretçiler için merak konusu olduğunu söyleyebilirim.

***

Öncelikle Tüyap Bursa Fuarcılık A.Ş. tarafından bu sene yirmi ikincisi düzenlenen Bursa Kitap Fuarı’ndan bahsetmek istiyorum.

Çocukluğumdan bu yana, her sene sabırsızlıkla beklediğim kitap fuarı bu sene yer değişikliğine gitti.

Uzun yıllar fuara ev sahipliği yapan BUTTİM yerine daha merkezi, ulaşımı daha rahat ancak daha sınırlı katılımcı kapasitesiyle Merinos AKKM Fuar Alanı tercih edildi.

Özellikle öğrencilerin ulaşım kolaylığı sayesinde ziyaret edebildiği fuara; Bursa’nın çeşitli bölgelerinden ve komşu illerden yoğun bir katılım olduğunu söylemeliyim.

Tüm bunların yanı sıra Merinos Kültür Parkı’nın içerisinde yer alan BURFAŞ Kafe gerek biz çalışanlar gerekse gezmeye ara verip dinlenmek isteyen ziyaretçiler için vazgeçilmez hâle geldi.

Her ne kadar fuar ortamını sevsem de çıkışta açık hava eşliğinde kahvemi yudumlayıp, günün stresini atmak gibisi yok.

***

20 Nisan Pazar akşamı son bulan Bursa Kitap Fuarı’nın hemen ardından 21 Nisan’da Kestel Kitap Günleri de tüm okurlar için kapılarını açtı.

‘15. Kitap Günleri’ olarak geçse bile öğrendiğim kadarıyla ilk defa bu sene büyük bir organizasyon halinde gerçekleştirilmiş.

Öncelikle her sene düzenli olarak gerçekleştirilen ve komşu illere dahi hitap eden bir etkinliğin hemen ardından benzer bir organizasyonun gerçekleştirilmesi çok cesurca bir hareket.

Peki, bu cesaret örneği beklentiyi karşıladı mı?

Pek sanmıyorum.

Kestel Kent Meydanı’na kurulan fuar alanı 21-27 Nisan tarihleri boyunca günde 12 saat okurlara açık kaldı.

Çoğunlukla belli bir yaşın altındaki genç okurlara yönelik yayınevleri ve kitapların olduğu etkinlikte; sabahları gerçekleşen okul gezileri sayesinde oluşan bir ilgi vardı.

Ancak aynı tarihlerde ve sadece bir durak geride Gürsu Çocuk Kitap Fuarı’nın düzenlenmesi kafamızı karıştırmadı değil!

***

Ziyaretçi olarak girip yaklaşık on beş dakikada gezebileceğiniz hoş bir etkinlik olduğunu söyleyebilirim.

Maalesef katılımcılar için aynı durum geçerli değildi.

Etkinlik için kurulan çadırda giriş kapısı haricinde havalandırma olmayışı, içeride uzun süre kalanlar için havasız bir ortam oluşmasına neden oldu.

Güneşli havada içeride nefes alamayıp, yağmurlu günlerde stant başında montlarımıza sarılıp titrediğimiz organizasyondan mutlu ayrılmadığımızı söylemeliyim.

Fuar süresince sohbet ettiğim diğer katılımcılarla yaşadığımız ortak sorun ise; temel ihtiyaçlar için bir çözüm üretilmemiş olması oldu.

12 saat gibi uzun bir zaman diliminde ihtiyaçlar için esnafın kapısını çalmak zorunda kaldık.

Her ne kadar iyi niyetli işletmeler olsa da kaç işletmenin kapısından mahcup çıkıp bir başkasına gittiğimizi anlatmam bile.

Bu şartlarda çalışıp yorulduğumuzu belirttiğimiz organizasyon yöneticisinin; “Yorulduysanız bir şeyleri doğru yapmışız demek ki” cevabı ise bundan sonra katılacağım tüm fuarlarda hatırlayacağım bir anı olarak kalacak.

***

Sonuç olarak Nisan bol kitaplı geçti.

Şehir dışından gelip sadece fuardan fuara görüşme fırsatı bulduğumuz pek çok arkadaşımız ile arayı kapatıp, yepyeni yüzleri tanıma fırsatı bulduk.

Hali hazırda taşmak üzere olan raflarımıza yeni kitaplar ekleyip, tavsiyelerde bulunarak insanlara yepyeni kitaplar kattık.

Etkinliğin yeri, adı ve tarihi ne olursa olsun kitap içeren her şey güzeldir.

Seneye gerçekleşecek fuarları beklerken bir yandan da eldeki kitapları bitirmeye çalışmak lazım.

Umuyorum ki önümüzdeki yıl “Bir şeyleri doğru yapmışız” demek yerine “Neleri düzeltebiliriz” demeyi millet olarak öğrenmiş oluruz.

Bol kitaplı günleriniz olsun…

Önümüzdeki fuarda bana uğramayı unutmayın!