Kuraklık kapıdan girdi!

Bazı deyimleri severiz.

Konuşma ve yazı dilinde bunlara sıkça başvururuz.                                                                                               

Hatta haberlerimizi yazarken dahi bunlardan yararlanırız.

Susuzluk mu söz konusu ‘kuraklık kapıda’, hava soğukluğu mu gündem ‘kış kapıda’,  bir aşı mı yok, sağlık mı konuşulan ‘tehlike kapıda’ bunlara birer örnek…

Benzeri sözler işin vahametini anlatmaya yeter.

İçinde bulunduğumuz kavurucu günlerde sıkça susuzluktan toprağın kurumasından, üretimin düşmesinden söz edilir oldu.

Kuraklık kapıda mı? Diye soracak olursak alacağımız doğru cevap ‘’hayır, kapıdan girdi…’’ olacaktır.

Kuraklık nedeniyle tarla ve bahçelerde adeta çöl havası yaşanmakta. Zeytinde hasadın başlayacağı  Eylül ayı  yaklaşırken  üreticileri bir korku saldı.

Kuraklık nedeniyle ağaçlar meyveleri besleyemediği için ürünleri hasat etmek bir yana pek çok zeytin ve incir ağacı kurumaya yüz tuttu.

Bugün tarım sektörünün en önemli sorunu girdi maliyetleri olmaktan çıkıp kuraklık oldu.

Meteoroloji verilerine göre yurdun genelinde henüz yağış görünmüyor.

Yarım asırdır hiç böyle kuraklık yaşanmamıştı.

Akarsular azalmaya, barajlar boşalmaya yüz tuttu.

Bursa’nın içme suyu ihtiyacını karşılayan Nilüfer ve Doğancı Barajlarında su seviyesi kimi kesimlerde dip yaptı. Mevcut su ile en fazla bir ay idare edilebilecek.

Kurak geçen bir yaz mevsimi yaşıyoruz. Susuzluk da sinyaller artıyor. Yakında ilk aşamada su kesintileri başlarsa şaşırmayalım.

Nitekim Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in  vatandaşları her fırsatta su tasarrufuna çağırması boşuna değil.

Kuraklık ve susuzluk siyasilerimizin de gündeminde.

                                   xxx

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek de bu konuda endişeleri dile getirdi. Bursa’da yaptığı açıklamada,’’ iktidar aklı doğamızı kuruttu’ ifadesini kullandı.

‘’Yaşananlara şöyle bir bakalım” diyen Gökan Zeybek’in vurgulamaları yenilir, yutulur gibi değil:

‘’Türkiye, son 52 yılın en kurak dönemini yaşıyor. Yağışlar %26 azaldı. Barajlar hızla boşalıyor. Yeraltı suları maden şirketlerine peşkeş çekiliyor. Tarımsal sulama verimsizliğin kurbanı.

Ancak yaşadığımız tablo yalnızca iklim krizinin değil, aynı zamanda yanlış politikaların, bilim insanlarının ve yaşam savunucularının yıllardır süren uyarılarına kulak tıkanmasının sonucudur.

Bursa su zengini il olarak yıllar yılı anıldı.

Ahmet Hamdi Tanpınar’ın ‘Bursa’da Zaman’ şiirinde Bursa’da şakıyan su seslerine değinilir.

Bugün geldiği nokta ise Bursa su fakiri iller arasında.

Malumunuz; su hayattır. Susuz bir mevsimi genelinde su krizini alaşağı etmede yüreklere ‘ su serpecek’ çalışmalara ve açıklamalara ihtiyaç var.